HUKUK KÖŞESİ

Sevgili Okuyucularım,

Aynı zamanda bir hukukçu olarak, sizlere hizmet verebilmeyi amaçlayarak bu köşeyi açtım. 

Ancak hukukun her dalında değil! Sadece KOOPERATİF HUKUKU dalında...

Yaşadığım olayların itmesiyle KOOPERATİF Hukukuna özel bir önem verdim. 

İçinde yaşadığımız toplumu oluşturan bireylerin HAK ARAMA istek ve duygularının yeterince gelişmediğini, demokrasinin vazgeçilmez koşulu olan katılımcılığın sağlanmadığını görerek üzüldüm. Bu yönde çok uğraş verdim. Ancak, çok geçmeden yalnız başına hiçbir uğraşın etkin bir şekilde amacına ulaşamayacağını anladım. YALNIZLIK nedir bilir misiniz?

Birlikte yola çıktığınız insanların sizi yalnız bırakması nasıl bir duygu seline neden olur hiç duydunuz mu? 

Gecikmiş adaletin sağlıklı sonuç veremeyeceğini hepiniz bilirsiniz! Ya yasaların uygulanmasındaki ikilem nedir, kendi kendinize hiç sordunuz mu? 

Hukukçularımızın kooperatif olgusuna bakış açısı, yasalarımızın bu konudaki yetersizlikleri ve çevremizde yaşayan acı seli bu konuya eğilmeme neden oldu. Bir sonraki yazımda somut olayları ele alıp KOOPERATİF HUKUKU açısından uygulamaya yönelik olarak incelemeye çalışacağız.

KOOPERATİFÇİLİĞİN ÖTEKİ YÜZÜ sizlere sunulurken sizler de bu konudaki sorularınızı iletebilirsiniz. Sorularınıza içtenlikle ve DOĞRU OLARAK yanıt verileceğini bilmelisiniz. 

                                               ***

“Bizim de evimiz olacak!...”  
diyenlerin  
yakalandığı tuzaklar!...

Türkiye’de 
Konut Yapı Kooperatifçiliğinin Öteki Yüzü...

Bu yazı dizisinin amacı konuyla bağlantısı olabilecek kurum ve kuruluşlarla gerçek ya da tüzel kişileri hedef almak değildir. Amaç; yaşanılan toplumsal yapı içinde aksayan ya da aksadığı sanılan yanları ortaya koymak yoluyla var olduğu yadsınamaz bilgileri halkımızın yararlanmasına sunmaktır.

Üzerinde durduğumuz kooperatifler “Konut Yapı Kooperatifleri”dir... Diğer amaçlarla bir araya gelişlerden oluşan kooperatiflerin konumuz kapsamı dışında kaldığını özellikle belirtmeliyiz. Ayrıca, bu yazı kapsamında tüm konut yapı kooperatiflerinin değerlendirme kapsamında olduğunu söylemek hatadır. Özellikle ve öncelikle kötü niyetli kimselerin kişisel çıkar sağlama aracı hâline getirdikleri Konut Yapı Kooperatiflerinden söz edilmektedir. Bunların oynadıkları oyunlar, ortaklarına kurdukları tuzaklar, yaptıkları yolsuzluklar ve akla bile gelmeyecek yöntemler açıklanmaya çalışılacaktır. Bir kez daha açıklıkla vurgulamalıyız ki; iyi niyetle, yasalara, anasözleşmelerine ve genel kurul kararlarına uygun çalışan kooperatiflerin konumuz dışında tutulduğu bilinmelidir.

Amaç, toplumsal yararı yadsınamayacak bir kurumu kötülemek ya da değişik niyetlerle hareket etmek değildir.

Amaç; kimi Konut Yapı Kooperatiflerinde kötü niyetli yönetenlerin kurbanı olanların ya da olacakların uyarılmasını ve bilgilenmesini sağlamak; ayrıca doğru bilindiği sanılan bazı bilgilerin doğru olmadığını halkımıza iletmektir. 

Bir eve sahip olma özlemiyle yanıp tutuşan insanlarımızın sayısı az değildir. Bunların evleri yoktur, ama yıllarca alın teri döküp bir araya getirdikleri birikimleri vardır. İşte bu yazı dizisinde; “Bizim de evimiz olacak!...” düşüncesiyle çoluk çocuğunun yiyeceğinden giyeceğinden, hatta eğitiminden keserek birikim sağlayanların umutlarının bir anda yok olmaması için yapılan öneriler görülecektir.

Bilgi eksikliğinden kaynaklanan büyük boyutlardaki kayıpların azalmasına katkı sağlayabilirsek, sönmeyen umutların yaşayan kırıntıları bizim için en büyük ödül olacaktır. (Devam edecek)

   * * *